Benim zayıflama hikayem küçüklüğünden beri fazla kilolu olanlardan çok farklı. Çünkü ben liseyi bitirene kadar hep çok zayıf biri oldum. Hatta arkadaşlarım ceplerine taş doldur diyerek benimle dalga geçiyordu. Ailem yemek yemem için sürekli baskı yapıyordu. Ama ben kilo ile ilgili hiçbir sorun hissetmiyordum. Daha sonra üniversiteyi kazandım ve başka bir şehre gittim. Burada ev tuttum ve tek başıma yaşamaya başladım. İşte kilo alma sürecim de tam burada başladı. Artık sağlıklı anne yemekleri yoktu. Ben de yemek yapmaktan anlamıyordum. Biraz da özgür olmanın verdiği heves ile sürekli olarak dışardan yiyordum. Fastfood tüketmek benim için bir tutku olmuştu. Evden çıkmadığım zamanlarda sürekli pizza söylüyordum. Bir şeyler izlerken, arkadaşlarımla vakit geçirirken ve hatta ders çalışırken bile sürekli abur cubur tüketiyordum. Tek yaşamanın verdiği bu özgürlük duygusu bende yeme dürtüsü olarak ortaya çıktı. Bir süre sonra hem ailemi özlediğim hem de yalnızlıktan sıkıldığım için çok daha fazla yemek yemeye başladım. Canım her sıkıldığında cips, kola alıp saniyeler içinde tüketiyordum. Ve bunları yedikten birkaç saat sonra yeniden canım sıkılıyor ve ben kendimi yeniden markette bir sürü abur cubur alırken buluyordum. Hem dersler hem aileden ayrı kalmak derken bu stres devam etti. Ve ben artık 19 yaşında 86 kiloydum. Kilo aldığımın farkındaydım ama hiçbir şekilde bunu kabullenmiyordum. Kıyafetlerim olmadığında alışveriş yapmak için yeni bir bahanem oldu diyerek kendimi avutuyordum. Kilolarımla yüzleşmem tatil için memleketime gittiğim zaman gerçekleşti. Beni göre herkesin yüzünde garip bir ifade oluşuyordu. Çünkü çok kilo almıştım. İşte o zaman kafama dank etti ve kesinlikle kilo vereceğim dedim. Üniversite okuduğum şehir küçük bir şehirdi. Orada diyetisyen ya da spor salonuna gitmek benim için zordu.

Öncesinde internette yapabileceğim diyetleri araştırdım ama hiçbirini gerçekleştiremedim. Daha sonra Dr. Gönül Ateşsaçan’ın Aristo diyetinden bahsettiği videolarına denk geldim. Kliniğine gitmem mümkün olmadığından başta çok önemsemedim. Ancak araştırmaya başlayınca uzaktan da kilo verdirebileceklerini gördüm. Benden bir saç örneği istediler ve ben zayıflamak için bir yol bulduğum için büyük bir hevesle saç örneği yolladım. Vücudumda eksik olan bir sürü vitamin varmış ve hormonal dengem de bozukmuş. Tüm bunları bu örnekten saptayıp bana en uygun diyeti hazırladılar. Uzaktan böyle bir hizmet alabilmek benim için büyük bir şeydi. Ve daha sonra ben hazırlanan bu diyete göre beslenmeye başladım. Bazen yine fastfood ya da abur cubur tüketmek istiyordum ama beni duygusal anlamda çok iyi destekledikleri için bu isteğime karşı koymayı da öğrendim. Normalde hiç yemek yapamıyordum. Ama bu diyette de büyük tarifler gerekmiyordu. Kendime salata hazırlamayı, sebzeleri haşlamayı öğrendim. Sebze ve meyveyi yoğun olarak tükettiğim bu dönemde daha ilk haftadan 7 kilo vermiştim. Hızlı bir şekilde böyle bir sonuç almak beni daha da kamçıladı. Et ürünleri tüketmemem gereken zamanı aştıktan sonra ızgarada tavuk ya da balık pişirmeyi de öğrendim. Artık öğle yemeğimi evde hazırlayıp okula giderken yanımda götürüyordum. Böylece dışarda fastfood tüketmekten de kaçınmış oldum. Şu an 3. Haftamdayım ve 86 kilodan 67 kiloya düştüm. Eski zayıf halime dönebilmek için hala yolum var ama eminim ki bundan sonra böyle sağlıklı beslenerek kilomu korumaya devam edeceğim.

Kaynak: Uzaktan Diyet Programı